21.12.2013

ben böyle miydim?

yeni birileriyle tanışmaktan ve yeni ortamlara girmekten ölesiye nefret ederken aynı zamanda hayatıma birilerini sokmayıda seviyorum. gerçek yüzlerini görmediğim o kısacık zaman diliminde ne kadar mükemmel biri olduklarını düşünüp, kafamda yarattığım çerçevedeki halleriyle mutlu olmak çok hoşuma gidiyor. zaten bir insanı en çok sevebileceğim nokta da o oluyor, birbirimizi tanımadığımız o kısacık donem. doğaüstü yetenekleri varmış gibi abartıp, muhteşem insanlar haline getiriyorum bir nevii. çünkü herkesin tanımadığı insanlara anlatacak çok şeyi olur benimde öyle, mesela onlar tanıdığın insanlar gibi aynı şeyleri anlatmandan şikayet etmezler, hoşuna giden şeyleri tekrar tekrar anlatırsın dilediğince özgürleşirsin konuşurken, kelimelerle oynarken. Hikayene ortak edersin, onunkine ortak olursun. vicdan rahatlatma terapisi bile olabilir yerine göre; kızdıklarına küfreder, pişmanlıklarından özür dilersin. en azından daha cesur olursun çünkü ne yargılama olur ne sorgulama ne beklenti ne kasıntı..belli biryere kadar çok iyidir ama konuştukça, tanıdıkça onlarında diğer herkes gibi olduğu ortaya çıkana kadar... farkediyorum ki bu yaşadığım sadece bir illüzyon. yeni olmanın sağladığı ilginçliği kaybedince onlarda bana hiçbirşey katmayacak olan insanlar listesine giriveriyor.. garip olansa bunu bilip hala bu döngüden vazgeçemiyor olmak.